İlk önce şunu belirtelim ki, göğüsler dolu olmasa da doğumdan hemen sonra emzirmeye başlamak süt yapımının uyarılması ve devamı için çok önemli. Araştırmalara göre, doğumdan sonraki ilk yarım saat içinde emziren anneler, bebeklerini daha uzun süre kendi sütleri ile besleyebiliyor.
Tabii ki, tıbbi zorunluluk olmadıkça emzirme öncesi başka besinler verilmemesi de önemli. Emzirme öncesi şekerli su veya mamayla beslenirse, bebeğin açlığı baskılanıp emmede isteksiz davranabiliyor.
En çok merak edilen konulardan biri de, annenin bu süreçte nasıl besleneceği… Emziren annenin beslenmesi, süt yapımı ve sütün içeriğini etkilemez. Fakat, normalden daha fazla kalori, protein ve kalsiyum içeren bir beslenme tercih edilmelidir. Mesela, hamilelikte günde 2500 kalori almak gerekirken, emzirme döneminde günde 3000 kaloriye ihtiyaç duyulur. Emziren anne, günde en az 2 bardak süt veya süt ürünleri; enerji ihtiyacını karşılamak için her öğün et, balık, tavuk, fasulye, nohut gibi yiyecekler ve yeterli miktarda sebze ve meyve tüketmelidir.
Emzirme bebeğinki kadar annenin de sağlığını korur. Emzirmek, annenin genital organlarının gebelik öncesi durumuna dönüşünü hızlandırır ve eski kilo ve formuna dönmesini kolaylaştırır. Ayrıca emzirme, mama ve biberonla beslenmeye göre ekonomik bir yöntemdir. Son olarak, emzirme işleminin rahat ve sakin bir ortamda yapılması gerektiğini de ekleyelim.